Ana içeriğe atla

Toplumsal Duyarsızlık ve Yozlaşma Üzerine

Toplum olarak daha mı duyarsızlaştık ya da eskiden beri duyarsızlık düzeyimiz aynı seviyede miydi ? bu hususları merak ediyorum. Bu duyarsızlıklardan ; toplu taşıma araçlarındaki yozlaşma, duyarsızlık ve kadına şiddet konusunda artan duyarsızlığımıza dikkat çekmek istiyorum

Yıllar önce belki hayata bakışımdan ötürü- yaşım itibariyle- ya da , farkındalığımın artmasından mıdır bilmiyorum , son yıllarda özellikle toplumsal olarak duyarsızlaştıgımızı düşünüyorum ve bu duyarsızlığın çok daha kötü boyutlara ulaşacağından endişe ediyorum...

Toplumsal olarak genel olarak duyarsızlaştığımıza özellikle inandığım konulara,  aklıma gelen bazı örneklerle değinmek istiyorum.

Toplu taşıma araçlarındaki duyarsızlık ve özel hayata saygıszlıklara küçük bir kaç örnek;
Özellikle büyük kentlerde yaşayan insanların gün içerisinde aşırı şekilde yorulabileceklerini göz önünde bulnduracak olursak ,toplu taşıma araçlarına yaşlı insanlara yer vermeme konusunda -çok katılmasam da - anlayış gösterilebilir , çünkü insanlar saatlerce yollarda oluyorlar ve bazen gerçekten yer veremeyecek durumda olabiliyorlar bunu anlamak çok normal ancak annesinin yanında oturan küçük bir çocuğun taşıta binen yaşlı bir insana yer vermesi sırasında annesinin"otur oğlum/kızım senin de paranı ödedim"demesi , aslında ağaç yaşken eğilir atasözünden yola çıkarak ağacın nasıl eğildiğini, yozlaşmanın neden bu kadar hızlı ve tabana yaygın olduğunun küçük bir örneğidir.

Diğer bir husus ; kalabalık toplu taşıma araçlarında taciz  vak'alarının sık sık yaşanmasıdır. Bir kadınsanız ve kalabalık bir toplu taşıma aracındaysanız , tacize uğrama riskiniz %65 dolaylarındadır , ve tacizcinize biraz dikkatli olur musunuz uzaklaşır mısınız dediğinizde alacağınız cevap tektir : "kalabalık olduğunu biliyordun neden bindin o zaman , rahatsız oluyorsan taksiye bin" , bu pervasız cümleler;  hem ahlaksız hem de pişkin bir güruhun ortaya çıktığının açık bir delilidir.

Toplu taşımada yozlaşmaya bir örnek de  , yanındakinin cep telefonunun içine düşercesine , mesajları takip etmek , mesajlarını okumak kendini alamayıp yazılanlara gülerek ya da şaşırarak tepki vermek son olarak utanmazsa yazılanlara cevap verecek şekilde müdahalede bulunmak. Bu durum da toplu taşıma araçlarının son dönemlerde kanayan yarası olarak karşımıza çıkmaktadır.  Bir toplu taşıma aracında Whatsapptaysanız ya da Facebooktaysanız 3. gözün belki de 4. hatta 5. gözün de telefonunuzun üzerine olduğunu ve bunun normal bir davranış halinde gerçekleştirildiğini göreceksiniz ve muhtemelen görmüşsünüz de...

Kadına şiddet olaylarında duyarsızlaşmaya bir kaç örnek;
Kadına şiddet vak'alarına maalesef hepimiz şahit olmuşuzdur. Bazen müdahale edip etmeme konusunda tereddüt yaşarız. Müdahale etsen bazen "sanane be birader , karım / sevgilim /kızım sen işine bak" cevabı gelir  , ya da  evde daha beter bir şiddete maruz kalmanın korkusunu yaşayan kadından "kocam o benim , siz karışmayın" cevabını alır olay yerini terk edersiniz. Kimi zaman ise hiç beklemediğiniz bir tepkiyi alırsınız ; şiddete uğramış kadına ,yardım etmeye çalışırsınız o ve çevresindeki diğer kadınların"hepiniz aynısınız uzak durun yardımınıza ihtiyacımız yok" haykırışını duyar, hay nereden yardıma ihtiyacınız var mı dedim diye kendinize kızarsınız (yakın zamanda yaşanmış bir olay)... Bazen de yardım talep eden bir kadın olur , ona kulak tıkarsınız işte bunun adı duyarsızlıktır.

Bugün bu yazıyı yazmamın nedeni  evimin belki 10-15 dk mesafe uzaklıktaki bir yerinde , 19 yaşında bir kıza cinsel saldırıda bulunulmuş olması...  Bunu yapan evli ve iki çocuk babası bir yaratık. Yaptığı yer Bağdat Caddesi... ne büyük bir cesaret ne vahşi bir plan ne hayvani bir his. Toplumsal olarak duyarsızlaştık dedim ya , biraz da bundan dolayı dedim ne alakası var bununla duyarlılık diyebilirsiniz, ama bence eğer ki duyarlılığımız olsa o iğrenç yaratık bağdat caddesinde bu tür bir saldırıyı aklından bile geçiremezdi , korkar,  alacağı tepkiden dolayı bu lanet eyleme teşebbüs bile edemezdi , ha şundan eminim yani emin olmak istiyorum , zannetmem ki birileri bu olayın olacağını bile bile, hissede hissede olaya müdahale etmeden duramazdı , ama maalesef belki de bazı belirtiler olsa bile - gürültü , çığlık- aman yine sıradan bir kavgadır , her zamanki gibi alkol alan gençlerin tartışmasıdır ya da klasik zamane gençlerinin hareketleridir denilmiş olabileceği gerçeğidir. Ve bu gerçek, şu an benim içimi acıtıyor. Bir genç kızın hayatını kararttı psikolojisini alt-üst etti.
Duyarlı olalım , duyarlı olmak insan olmanın gereğidir , belki de dün sesleri duyup penceresini açıp sokağa bakma gereği duymayan insanın başına buna benzer ya da daha beteri gelecek (inşallah gelmez tabi ki de ) ve belki o geceyi ; hiçbir şey yapmadıklarından dolayı -yapabilecekleri varken- yapmadıklarından dolayı iliklerine kadar hissedecekler... Genç kızımıza , kardeşimize , arkadaşımıza ve ailesine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. İnşallah bu insanlık dışı olay duyacağımız  son olay olur.